Pazar 18 Mayıs 2025 - 00:05
 Amerika, Gücünü Gazze’de Çocukları Katletmek için Kullanıyor

Havza / İslâm İnkılabı Rehberi: “Amerikan yetkilileri ve Amerika hükümetleri güçlerini Gazze katliamı için, ellerinden gelen her yerde savaş çıkarmak için ve kendi uşaklarını desteklemek için kullandılar.”

Havza Haber Ajansı’nın aktardığına göre İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah el-Uzma Seyyid Ali Hamaney, bu sabah binlerce öğretmen ve eğitimciyle yaptığı görüşmede, öğretmenin toplumdaki imajının düzgün bir şekilde çizilmesinin öğretmenle ilgili neşeli, sevecen ve cazip bir kamuoyu algısının oluşturulmasının gerekli olduğunu belirtti ve bunun sorumlu kurumlar tarafından sanatsal ve medya çalışmalarıyla yapılması gerektiğini vurguladı. Eğitim ve öğretimde bazı görevlerin dışarıya devredilmesi yönündeki görüşleri yanlış bulduğunu ifade eden Ayetullah el-Uzma Hamaney, yeni eğitim sistemi yapısının öyle bir şekilde tasarlanması ve dönüştürülmesi gerektiğini belirtti ki bu sistemin sonucu; bilgili, imanlı, vatansever, çalışkan ve geleceğe umutla bakan bir neslin yetişmesi olsun.

Ayetullah el-Uzma Hamaney ayrıca ABD Başkanı’nın son açıklamalarına da değinerek “güç yoluyla barış sağlanacağı” iddiasını yalanladı. Amerika’nın Arap ülkelerine sürekli Amerika’ya bağımlı kalmayı gerektiren bir model dayatma çabalarına işaret ederek şunları söyledi: “Bu model kesinlikle başarısız olmuştur ve bölge halklarının gayretiyle hem Amerika bu bölgeden gidecek hem de savaş, kargaşa ve bozgunculuğun kaynağı olan siyonist rejim adlı kanserli ur, kökünden kazınacaktır.”

Ayetullah el-Uzma Hamaney sözlerini şöyle sürdürdü: “İran İslam Cumhuriyeti gücüne güç katacaktır ve düşmanların gözünü kör edecek şekilde kat kat ilerlemeler sağlayacaktır.”

Konuşmasının başında bu görüşmenin amacının öğretmenlere teşekkür etmek ve onların makamını yüceltmek olduğunu belirten Ayetullah el-Uzma Hamaney, eğitim alanında yapılan her harcamanın aslında ülkenin geleceğine yapılan bir yatırım olduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanının eğitime özel önem gösterdiğini, eğitim bakanının da bu alandaki işleyişi iyi bilen seçkin bir yönetici olduğunu ifade etti. Güzel hedeflerin ve düşüncelerin gerçekleşmesinin, kararlılıkla takip edilmesine bağlı olduğunu da sözlerine ekledi ve ardından öğretmenlerle ilgili birkaç önemli noktaya dikkat çekti.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah el-Uzma Hamaney, öğretmenin yüceltilmesini —yaşamsal desteklerden tutun da kamuoyunda yenilikçi, güzel, neşeli ve sevilen bir öğretmen imajının inşa edilmesine kadar— önemli bir görev olarak değerlendirdi ve şöyle ekledi: “Öğretmene değer verilmesinin ve öğretmen portresinin çizilmesinin sonucu toplumun, öğretmeni; çekici, aktif, çalışkan, onurlu ve gururlu bir kişilik olarak görmesi olmalı, öğretmenlik ise gençlerin en çok rağbet ettiği mesleklerin başında yer almalıdır.”

Bu tür bir öğretmen imajının oluşturulmasının; hikâye kitapları, filmler ve animasyonlar gibi medya ve sanat alanındaki çalışmalarla mümkün olacağını belirten Ayetullah el-Uzma Hamaney, bu görevlerin başta Radyo-Televizyon Kurumu (IRIB) ve Kültür Bakanlığı gibi tanıtım kurumlarına ait olduğunu ancak Eğitim Bakanlığının da bu süreci mutlaka takip etmesi gerektiğini vurguladı.

Rehber, bir diğer önemli noktada öğretmenin eğitim faaliyetlerinin önemine dair doğru bir anlayışın varlığının zorunlu olduğunu belirtti ve şunları söyledi: “Öğretmen sadece ders kitabı anlatan kişi değildir. Onun ahlâkı, davranışı, derse geliş şekli, ders işleme tarzı ve şahsî özellikleri —mesela tevazu veya kibir, neşelilik veya yılgınlık— öğrenci üzerinde, hatta bazen anne babasından daha fazla etkiye sahiptir. Öğretmen bu bilinçle sınıfa girerse, söz ve davranışlarına özel bir özen gösterecektir.”

Ayetullah el-Uzma Hamaney bir diğer hususta öğretmen yetiştiren kurumların özellikle de Farhangiyan Üniversitesi’nin önemine dikkat çekerek, “Bu üniversite Eğitim Bakanlığı’na aittir ve onu başka kurumlara bağlama yönündeki bazı görüşler uygun değildir” dedi. Merhum Şehit Reisi döneminde bu üniversiteye giriş için belirlenen kriterlere de değinerek şu uyarıyı yaptı: “Bu kriterlerin zayıflatılmasına izin vermeyin. Çünkü bu üniversitenin kalitesi, nitelikli ve ihtiyaç duyulan öğretmeni yetiştirebilecek seviyede olmalıdır.”

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah el-Uzma Hamaney, konuşmasının bir bölümünde eğitim sistemiyle ilgili bazı önemli hususlara dikkat çekti.

İlk olarak, eğitim ve öğretimin bir devlet kurumu olduğunu ve hükümete bağlı bulunduğunu vurgulayarak, İslami devletin görevinin öğrencilerin bilimsel, teknik, mesleki ve imanî gelişimini sağlamak olduğunu belirtti. Eğitim sisteminin bazı kısımlarının bakanlık dışına devredilmesine yönelik kimi zaman gündeme gelen söylemleri eleştiren Ayetullah el-Uzma Hamaney, bu yaklaşımın bir çeşit “eyalet sistemine” benzer dağınık bir yapıya yol açacağını ve kabul edilemez olduğunu söyledi. Bu doğrultuda geçmişte bazı üst düzey yetkililerin, eğitim harcamalarının yüksekliğini gerekçe göstererek böyle bir şey önerdiğini ama kendisinin buna kesinlikle karşı çıktığını da ifade etti. Eğitim ve öğretimin zihinsel ve kültürel nesil yetiştirme görevi olduğunu vurgulayan Rehber, bunun hem bir görev hem de bir hak olduğunu belirtti ve “Devlet, bu görevi yerine getirmekten dolayı hesap vermelidir ve aynı zamanda eğitim ve öğretime harcama yapmayı bir onur kaynağı olarak görmelidir” dedi.

Ayetullah el-Uzma Hamaney ikinci noktada, 6 ile 18 yaş arasındaki milyonlarca kız ve erkeğin eğitim sistemiyle doğrudan ilişkili olduğunu, bunun eşsiz bir fırsat sunduğunu belirtti. “Bu büyük milyonluk topluluk iyi bir şekilde eğitilmezse, Allah katında ve geleceğin önünde ne cevap vereceğiz?” diyerek sorumluluğun büyüklüğüne dikkat çekti. Bu bağlamda mevcut eğitim yapısının öğrencilerin ilmî, kültürel ve imanî yönden yetiştirilmesi için yeterli olmadığını bu nedenle yapının dönüştürülmesi gerektiğini vurguladı. Özellikle 7. Kalkınma Planı çerçevesinde hükümetin temel görevlerinden birinin eğitim ve öğretim için yeni ve dönüştürücü bir kurumsal yapı tasarlamak olduğunu belirterek bunun ihtiyaçlara uygun şekilde ciddi bir dönüşüm anlayışıyla en iyi şekilde gerçekleştirilmesi gerektiğini söyledi.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah el-Uzma Hamaney, Eğitim ve Öğretim Dönüşüm Belgesi’nin gözden geçirilmesi ve bu belgeye ait yol haritasının duraksamaya uğramasının önlenmesini zorunlu gördü. Şehit İbrahim Reisi döneminde başlatılan bu sürecin devam ettirilmesi gerektiğini belirten Rehber, yeni eğitim yapısının bu alandan yetişmiş, sistemi iyi tanıyan, hem uzman hem de dine ve ülkenin bağımsızlığına bağlı kişilerce hazırlanması gerektiğini vurguladı. Bu yapı sayesinde bilgili, imanlı, vatansever, çalışkan ve geleceğe umutla bakan gençlerin yetiştirilmesinin hedeflenmesi gerektiğini ifade etti.

Ayetullah el-Uzma Hamaney, ders kitaplarının önemine de değinerek daha önceki tavsiyelerine rağmen -örneğin İslam âlimlerinin isimlerinin veya ABD Büyükelçiliği baskınından elde edilen casusluk belgelerinin kitaplara konulmasının- tek başına yeterli olmadığını belirtti. Ders kitaplarının hem içerik hem de biçim olarak ilgi çekici ve anlaşılır olması gerektiğini vurguladı: “Bilimsel konular sade ve tatlı bir dille öğrenciye aktarılmalı; kitapların görsel tasarımı da estetik ilkelere uygun olmalıdır. Ancak halı hazırda bu şekilde değil.”

Rehber, ders kitaplarını hazırlayan kurum ve yetkililerin mutlaka dini ve siyasi iman ile İslamî ve inkılapçı ilkelere sadakat sahibi olmaları gerektiğini net bir şekilde ifade etti.

Ayetullah el-Uzma Hamaney, gençlerin iş piyasasına daha erken katılımını sağlayan ve işsizliği önleyen mesleki ve teknik eğitim merkezlerinin artırılmasını da zorunlu bir adım olarak gördüğünü söyledi.

Son olarak eğitimde adalet konusuna değinen Rehber, bu meselenin ülke yöneticilerinin konuşmalarında sıkça yer bulduğunu hatırlatarak kendisinin de her zaman üzerinde durduğunu belirtti. Ancak adaletin, üstün yetenekli öğrencilerin ihmal edilmesi anlamına gelmediğini aksine “SAMPAD (üstün yetenekliler için okullar)” gibi yapılarla bu gençlerin daha büyük sıçramalar yapmalarına yardımcı olunmasının, gerçek eğitim adaleti olduğunu” ifade etti.

Ayetullah el-Uzma Hamaney, eğitimle ilgili değerlendirmelerinin son bölümünde geçmişte yanlış gerekçelerle kapatılan Terbiye (Ahlaki ve Değerler Eğitimi) Daire Başkanlığı’nın ihmal edilmesine değinerek, bu durumun ciddi bir eksiklik olduğunu ifade etti. Neyse ki bugün eğitsel ve değer temelli faaliyetlere gereken ilginin gösterildiğini, bu çalışmaların da en iyi şekilde devam ettirilmesi gerektiğini belirtti.

Konuşmasının sonunda, ABD Başkanının son bölge ziyareti sırasında yaptığı açıklamalara değinen Rehber, şu ifadeleri kullandı:

“ABD Başkanı’nın bu ziyarette sarf ettiği bazı sözler o kadar seviyesiz ve hem kendisi hem de Amerikan halkı için utanç verici ki, aslında cevap verilmeye bile değmez.”

Ayetullah el-Uzma Hamaney, Trump’ın “güç aracılığıyla barış sağlamak istiyoruz” şeklindeki sözlerini tam anlamıyla yalan olarak nitelendirdi ve şöyle dedi:

“ABD ve hükümetleri ne zaman gücü barış için kullanmışlar ki? Onlar gücü Gazze’de katliam, her yerde savaş çıkarmak ve kendi taşeronlarını desteklemek için kullandılar.”

Ayetullah el-Uzma Hamaney, gücün barış ve güvenlik için kullanılabileceğini, İslam Cumhuriyeti’nin de bu anlayışla hareket ettiğini belirterek “Düşmanların gözünü kör edecek şekilde İran İslam Cumhuriyeti her geçen gün gücünü artıracaktır” dedi. Buna karşın ABD’nin yaptığı şeyin siyonist rejime 10 tonluk bombalar vermek olduğunu ve bu bombaların Gazze’de çocukların, hastanelerin, evlerin, Lübnan’da ve mümkün olduğu her yerde sivillerin üzerine atıldığını belirtti.

Ayrıca ABD Başkanı’nın daha önce sarf ettiği, “Bu bölgedeki ülkeler, Amerika olmadan 10 gün bile ayakta kalamaz” şeklindeki sözlerine işaret eden Rehber, bu anlayışın şimdi de pazarlık ve teklifler aracılığıyla bölge ülkelerine dayatılmaya çalışıldığını söyledi. Ancak bu modelin kesinlikle başarısızlığa uğradığını, bölge halklarının çabalarıyla Amerika’nın bu bölgeden gitmek zorunda kalacağını ve gideceğini vurguladı.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah el-Uzma Hamaney, konuşmasının bir bölümünde Siyonist rejimi bölge için bir fitne, savaş ve ihtilaf kaynağı olarak tanımladı ve şu net ifadeleri kullandı:

“Siyonist rejim bu bölgedeki kanserli, tehlikeli ve ölümcül bir urdur; mutlaka bu bölgeden sökülmelidir ve sökülecektir.”

Ayetullah el-Uzma Hamaney, İslam Cumhuriyeti’nin bölgedeki hareket tarzının temelini oluşturan ilke ve değer sistemini net olarak tanımladı. İran’ın bugünkü durumunun geçmişle kıyaslanamayacak kadar ileride olduğunu vurgulayan Rehber “Allah’ın inayetiyle ve düşmanların kör olası bakışlarına rağmen, aziz İran ilerlemiştir ve gençlerimizin katkısıyla bundan sonra da bugünkünden kat kat fazla ilerleme göreceğiz” dedi.

Görüşmenin başında İran Eğitim Bakanı Ali Rıza Kazımi, Eğitim Bakanlığı’nın faaliyetleri hakkında bir rapor sundu. Raporda öne çıkan başlıklar şunlardı:

              •            Eğitim sisteminin dönüşüm belgesinin uygulanmasında Cumhurbaşkanının özel desteğinden yararlanılması

              •            Eğitimde eşitsizliklerin azaltılması

              •            Müfredatın yeniden düzenlenerek uygulamalı becerilerin payının artırılması ve toplumun güncel ihtiyaçlarına daha fazla yanıt verecek hale getirilmesi

              •            Devlet okullarının kalite açısından güçlendirilmesine odaklanılması

              •            Öğretmen yetiştirme kurumlarının bilimsel ve altyapısal standartlarının iyileştirilmesi

              •            85 bin yeni personel alımı için gerekli izinlerin alınması

              •            SAMPAD (üstün zekalı) okullarının daha az imkâna sahip bölgelerde yaygınlaştırılması

              •            Okulların, toplumsal zararları önlemede en temel merkez olarak rolünün güçlendirilmesine özel önem verilmesi

Ekler

yorumunuz

You are replying to: .
captcha